Kıldan ince vü kılıçdan keskin ol şâhın yolu

Kıldan ince vü kılıçdan keskin ol şâhın yolu

Her kemâl ehli kapusunda anın ednâ kulu

Okları kavs-i kâzânın kuvvetince yol alır

Pûtesine kalb-i sultandan geçer okun yolu

Çün mukaddem ''fakru fahri'' dedi sultân-ı rüsul

Yâ aceb mi fahru zullî diye bu âhir velî

Ferha terha iki deryâ Mecma'u'l-Bahreyn olan

Taht-ı akdâm-ı erâzil arş-ı Rahmân menzili

Ârifin bir himmeti var ona arş olmaz mekân

Sidre vü Tûbâ gözetmez kâmilin cân u dili

Âkilin mîzân-ı aklı mâverâsın almadı

Âşıkın âkiller içre adı mülhid ya deli

Zerre zerre kıldı Mısrî'nin vücûdunu kazâ

Katre katre kıldı zâtını anın aşkın yeli